ı
1

Çarşamba

Amerika ve Batı'nın Savunma Giderleri Düşecektir

Amerika Birleşik Devletleri, yaklaşık 400 milyar dolarlık askeri bütçesi ile silahlanma listesinin başında yer almaktadır. (Terörle mücadele kapsamında bu bütçenin 45 milyar dolar daha artırılması Kongre'den talep edilmiştir.) ABD'nin askeri bütçesi, G7 ülkelerinin toplam askeri giderlerinden daha fazladır.1 ABD'yi 60 milyar dolar ile Rusya, Rusya'yı da 42 milyar dolar ile Çin takip etmektedir.2 Bunlara ek olarak, ABD'nin 40'dan fazla ülkede askeri üssü, BM'in 190 üyesinden 132'sinde ise az veya çok miktarda askeri varlığı bulunmaktadır. Tüm bunların yanı sıra yabancı ülkelere yapılan askeri yardımlar da Batılı ülkelerin, özellikle de ABD'nin bütçesinde önemli bir yer tutmaktadır.

Dünyanın tek süper gücü olan Amerika'nın ekonomisinin bu kadar büyük askeri bütçeyi kolaylıkla karşıladığı düşünülebilir, ancak rakamlar bunun tam tersini göstermekte, bu askeri giderlerin Amerikan ekonomisini oldukça olumsuz bir şekilde etkilediğini gözler önüne sermektedir. 400 milyar dolar gibi büyük bir tutarı savunma giderlerine ayıran Amerika'da, 12 milyonu çocuk olmak üzere, 31 milyon insan açlık sınırında yaşamaktadır. Amerikan nüfusunun %3'nün açlık çektiği tespit edilmiştir. Açlıkla yüzyüze olan bu insanların önemli bir kısmı, devletten yardım alamamaktadır. İhtiyaç içinde olan bu insanlara yapılan yardım oranında 1994'den itibaren 1/3 oranında bir azalma olmuştur.

Bu rakamlar, dünyada ülkeler ve medeniyetler arası barışın egemen kılınması ve böylece savunma giderlerinin azaltılmasının ne derece aciliyetli olduğunu bir kez daha göstermektedir. Türk-İslam Birliği, İslam dünyasıyla ilgili tüm çatışma ve gerilimleri ortadan kaldırarak küresel bir barış ve huzur ortamı sağlayacak, sadece Müslüman ülkelerde değil dünyanın diğer pek çok ülkesinde de savunma giderlerinin azaltılmasını sağlayacaktır. Böylece silah teknolojisine yapılan yatırım, silahların geliştirilmesine harcanan para, rahatlıkla eğitim, tıp, bilim, kültür gibi alanlara kaydırılabilir. Askeri bütçeden yapılacak kısıtlamalar ile açlık, fakirlik, ekolojik bozulma, salgın hastalıklar gibi dünyanın geleceğini tehdit eden sorunlarla mücadeleye daha çok kaynak ayırma imkanı olacaktır. Güvenlik endişesinin büyük ölçüde ortadan kalkmasıyla, toplumların refah seviyesini yükseltecek, yaşam kalitesini artıracak uygulamalar hayata geçirilecektir. Kültür ve eğitim projelerine ayrılan bütçe daha da artırılabilecek, ruhen sağlıklı, fiziken güçlü, sevgi ve merhamet anlayışı gelişmiş, hoşgörülü nesiller yetişecektir.

1 UNDP 2002 Yıllık Rapor
2 Military Budget of Selected Countries, http://www.infoplease.com/ipa/A0904504.html